Giyim Büyük beden Tesettür Etek Trenckot tarz eşofman takımları bayan Mont Gömlek Pantolon T-shirt Sweatshirt Kırmızı elbiseler Ceket
İnsanın gerek zihinsel gerekse de ruhsal varlığı ve sağlığı için vazgeçilmez bir kavram olarak karşımıza çıkan eğitim, Birleşmiş Milletler ve Avrupa Konseyi gibi uluslararası birçok kuruluş tarafından temel bir ‘insan hakkı’ olarak tanımlanıyor ve bir takım bildirge, sözleşme vb. belgelerle güvence altına alınıyor. Buna göre hiç kimse eğitim hakkından yoksun bırakılamaz ve devletler her bireyin eğitim-öğretim sürecini kendi felsefi ve dini inançlarına göre yapılmasını sağlama haklarına saygı göstermek durumunda. Bu şekilde güvence altına alınan ve bireysel yararın yanı sıra kolektif anlamda yarattığı fayda bakımından da elzem olan eğitim, ülkelerin gelişmişlik düzeyini anlamak için bir gösterge olarak kabul ediliyor. Tüm bu yönleri dolayısıyla Eşitsizlik Bülteni de Türkiye’deki imkânlarına ve bölgeler arasındaki dağılımına yakından bakmak üzere ilk sayısında ‘eğitimi’ araştırdı.
Eşitsizlik Bülteni, incelemeyi yaparken TÜİK tarafından yapılan ‘İllerde Yaşam Endeksi, 2015’ çalışmasında eğitim kategorisinde kullanılan 5 göstergeyi esas alıyor. Bu göstergeler; okul öncesi eğitimde (3-5 yaş) net okullaşma oranı, liselere geçiş sistemi yerleştirmeye esas puan ortalaması, yükseköğretim kurumlarına geçiş sistemi puan ortalaması, fakülte veya yüksekokul mezunlarının oranı, kamunun eğitim hizmetlerinden memnuniyet oranı olarak sıralanıyor.
‘EŞİTSİZLİK BÖLGESİ’ EĞİTİMİN HER DÜZEYİNDE GERİDE…
Bülten, tamamı Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da bulunan illeri kapsayan bölgeyi ‘Eşitsizlik Bölgesi’ olarak niteliyor ve söz konusu bölgenin eğitimin her aşamasında (anaokul, ilköğretim, ortaöğretim, yükseköğretim) geride kaldığını belirtiyor. Çeşitli istatistiklerin paylaşıldığı araştırmada şu ayrıntılara yer veriliyor:
-2019/’20 Eğitim Yılı verilerine göre, 3-5 yaş aralığında okul öncesi eğitimdeki net okullaşma oranı Türkiye genelinde yüzde 42. Ancak Eşitsizlik Bölgesi’nde yer alan illerin ortalaması yüzde 36 iken diğer 65 ilin ortalaması yüzde 46.
-2018 yılı LGS yerleştirmeye esas puan ortalamasına göre Türkiye ortalaması 344. Eşitsizlik Bölgesi için bu puan 320, diğer iller için ise 350.
-2015 yılı YGS Türkiye geneli puanların ortalaması 198. Eşitsizlik Bölgesi’nde yer alan iller için puan ortalaması 190 iken diğer illerin puan ortalaması 199. YÖK’ün raporuna göre 2018’deki TYT baz alındığında, Eşitsizlik Bölgesi’nin tamamını bir kişi olarak kabul edersek bu kişinin Türkiye’deki başarı sırası 674 bin 20 oluyor. Diğer 65 ili tek kişi kabul ettiğimizde ise bu kişi 628 bin 504. Sıraya yerleşiyor. Eşitsizlik Bölgesi sıralamada diğer 65 ilin ortalamasından 45 bin 516 sıra geride.
-Türkiye genelinde yirmi beş yaş nüfus içinde fakülte veya yüksekokul mezunlarının nüfusa oranı yüzde 18. Eşitsizlik Bölgesi’nde bu oran yüzde 16,4 iken Batı illerinde bu oran yüzde 18,4. Bu tablo aynı zamanda Eşitsizlik Bölgesi’nde nitelikli işgücünün Batı illerine nazaran daha az olduğunu da gösteriyor.
-TÜİK’in yaptığı çalışmalar baz alındığında Eşitsizlik Bölgesi’nde kamunun eğitim hizmetlerinden memnuniyeti yüzde 67 iken Türkiye’nin geri kalanında bu oran yüzde 76. Bu bölgeden Hakkari ili ayrıca dikkat çekiyor, Hakkari’de memnuniyet oranı yüzde 48.
-TÜİK verilerine göre Türkiye’de 25 yaş üstü bireylerin aldıkları eğitimin ortalaması 2019 yılı itibarıyla 7,4 yıl. Bu sayı Eşitsizlik Bölgesi’nde 6,4 yıl. Türkiye’nin geri kalan illerinde ise 7,7 yıl. Bu verilere göre bölge, geri kalan illere göre yüzde 17 az eğitim alıyor.
-2018 PISA sonuçlarına göre Güneydoğu Bölgesi OECD ortalamalarına göre Fen alanında 58,4 Matematikte 65,4 ve okuduğunu anlamada 76 puan geride.
-ÖSYM’nin 2015-17 yıllarını kapsayan yükseköğretimde öğrenci akışları verisi kullanılarak hazırlanan grafiğe göre Eşitsizlik Bölgesi’nde yer alan hiçbir il öğrenciler tarafından üniversite tercihi için cazip görülmüyor. Bu da bölgedeki öğrencilerin nitelikli bir eğitim için Türkiye’nin diğer bölgelerinden daha uzun bir mesafeyi kat etmek zorunda olduklarını gösteriyor.
‘BİRÇOK ALANI İÇEREN BÜTÜNCÜL POLİTİKALAR GEREKLİ’
Eğitimde en alt basamaktan itibaren eşitsizliğin kendini gösterdiğini belirten araştırma, akademik başarının birçok faktöre bağlı olduğunu dolayısıyla çözüm için kapsamlı ve bütüncül politikaların gerekli olduğuna dikkat çekiyor. Araştırmanın sonunda yer alan değerlendirme kısmında eşitsizliğin giderilmesi için sosyo-ekonomik statünün başarı üzerindeki etkisinin azaltılması, nitelikli ve kıdemli öğretmenlerin dengeli dağılımının sağlanması, çocuk yoksulluğunun azaltılması, anne ve çocuk sağlığının iyileştirilmesi gibi hususların birlikte düşünülmesi gerektiği vurgulanıyor. Yapılan değerlendirme şu ifadelerle tamamlanıyor:
“Eğitim, herkes için eşit koşullarda sunulması gereken bir kamu hizmeti iken kamu eliyle yürütülen bu hizmet yine kamunun yükümlülüklerini yerine getirmeyişi sebebiyle eşitsizlik üretiyor ve bu eşitsizlik düzelmiyor, derinleşiyor.”
Haber: Vedat Ak
Silvan'da 2 katlı ev çıkan yangında kullanılamaz...
Depremin dehşet veren görüntüsü: Tarım...
Büyükelçi atama ve görevden alma kararları...
AK Parti İl Başkanı Kırıkçı, istifa etti...
Yıkılan binaların fotoğrafını çekmek isterken...
Binanın güvenliğini ve kalitesini ölçmek...
İçinde kiracı olan evler satılmıyor
YSK, Kılıçdaroğlu, İnce ve Erdoğan'ın...
Bu habere yorum yapan ilk siz olun!