6 Şubat’ta Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde 7.7, Elbistan ilçesinde 7.6 büyüklüğünde iki büyük deprem meydana geldi. Bu iki yıkıcı depremin arasında Gaziantep’in Nurdağı ilçesinde 6.4 şiddetinde ayrı bir deprem daha gerçekleşti. Yaşanan bu üç büyük depremin yanı sıra zaman zaman artçı depremlerle de sarsılan Nurdağı adeta bir enkaz yığınına döndü. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yapılan hasar tespit verilerine göre Nurdağı depremlerden en ağır hasar alan ilçelerden biri. İlçede çok sayıda bina yerle bir olmuş ve yüzlerce kişi hayatını kaybetmişti. Depremin ardından yapılan araştırmada birçok ihmal ve kusur tespit edildi. Çöken binalarla ilgili açılan soruşturmalar kapsamında aralarında müteahhit, yapı denetim firması yetkilisi ve mühendislerin olduğu çok sayıda kişi tutuklandı. Tutuklananlar arasında Nurdağı Belediye Başkanı Ökkeş Kavak da bulunuyor. Ökkeş Kavak, belediyenin yapması gereken denetimleri gerçekleştirmediği iddiasıyla geçtiğimiz ay tutuklanmıştı.

FELAKETİN ETKİLERİ SÜRÜYOR

Geçen yaklaşık iki aya rağmen Nurdağı’nın her noktasında felaketin izleri tüm dehşetiyle görülebiliyor. İlçede tahribata en çok uğrayan bölge oto galerilerin bulunduğu Kahramanmaraş Bulvarı. Özellikle altında iş yeri olan binaların daha çok yıkıldığı gözlenirken yüzlerce aracın da hasar aldığı belirtiliyor. Üzerindeki büyük yarıklarla dikkat çeken çok sayıda ağır hasarlı bina bulunuyor. Ayakta kaldığı zannedilen binalar ise yakından incelendiğinde duvarlarının yıkıldığına ya da kolonlarının yan yattığına şahit olunuyor. Bu ise facianın şiddetini gösteriyor. Öte yandan enkaz kaldırma çalışmaları devam ederken taşıma işlemleri ve göçün de sürdüğü belirtiliyor. 50 bin nüfusa sahip ilçe tamamen terk edilmiş vaziyette. Şehrin neredeyse tamamı çadır veya konteyner kentte kalıyor.  Sessizliğin hâkim olduğu kentte seyrek geçen araçlar ve moloz taşıyan kamyonlar dışında pek bir hareketliliğe rastlanmıyor. Bu yanıyla şehir adeta savaştan çıkmış gibi. Felaketin yol açtığı yaraların sarılması içinse yetkililerle beraber ülkenin her yerinden gelen sivil toplum kuruluşları seferber olmaya devam ediyor.

NURDAĞI’NDA TARİHİ DAYANIŞMA ÖRNEĞİ

Nurdağı deprem sonrası tamamen ıssız bir yere dönüştüyse de ender de olsa insanlarla karşılaşılıyor. Şehirde kalan depremzedelerden Murat Ösün Edessa TV’ye yaptığı konuşmada deprem sonrasında kardeşinin kaldığı binanın tamamen çöktüğünü ve iki yeğeninden de hala haber alamadıklarını belirterek yetkililere çağrıda bulundu. Ailesinden 20 kişinin yaşamını yitirdiğini söyleyen Murat Ösün şu anda en büyük beklentilerinin kalıcı yaşam alanı olduğunu da sözlerine ekledi. Ösün, konuşmasının devamında özellikle Şırnak valisine ve halkına desteklerinden dolayı minnettar kaldıklarını ifade etti. Sözü devralan başka bir depremzede ise halkın maddi ve manevi her türlü yardıma koştuğunu ifade ederek: “Şırnak’ın halkı ve tüm Doğu eğer buraya yetişmeselerdi çok büyük zayiatımız olurdu. Birecik, Suruç, Nusaybin, Silopi gibi yerlerden bize çok yardım geldi, hepsine çok teşekkür ediyorum.” dedi. Bazı binalarda hiçbir can kaybının yaşanmadığına da dikkat çeken depremzedeler sorunun müteahhitlerle ve yapı malzemesi ile doğrudan ilişkili olduğunu kaydetti. Tamamen yıkılması planlanan kentin yeniden inşa süreci devam ederken hayatın normal akışına dönmesi için çalışmalar son sürat devam ediyor.

Öte yandan depremzedelerin yaptığı yorumlar, toplumsal yardımlaşmanın ve dayanışmanın önemini bir kez daha ortaya çıkardı.  Bu tür bir dayanışmanın sadece felaket günlerinde değil her zaman ve her koşulda gerçekleşmesi ümit ediliyor. Bununla birlikte yaşanan facia; her ne kadar ağır sonuçlar doğurduysa da kutuplaşan sosyal grupların birbirine dönük önyargılarının kırılmasına vesile olması, olumlu bir gelişme olarak tarihe geçti. 

Haber: Vedat Ak